Tarihin karanlık çağlarından beri bir barınma ve iskân alanı olarak kullanılan Hasankeyf’teki mağaralar, günümüze kadar sağlamlığını ve yapı özelliklerini koruyarak ulaşmayı başardı. Yaklaşık 4000 adet olduğu bilinen mağaralar, milattan yüzyıllar öncesinde Kuzey Mezopotamya’da hüküm sürmüş Sümerler, Asurlular ve Babilliler tarafından barınak olarak kullanıldı.
Hasankeyf mağaraları, tarihin birçok döneminde başlı başına bir yerleşim alanı ve pek çok medeniyetin merkezi oldu. Bu mağaralara suyun; karşı kayalıklardan birleşik kaplar esasına dayalı sifon benzeri bir sistemle, düz alanlara döşenen künklerle ve kayalıklara oyulan kanallarla ulaştırıldığı biliniyor. Yaklaşık 200 metre derinliğindeki vadiden geçirilen bu su sistemi, fizik kanunlarına ilham veren örnekler arasında yer alıyor.
Bugün hâlâ sağlamlığını koruyan Hasankeyf mağaraları, ziyaretçilerine binlerce yıl öncesinin yaşam biçimini yansıtan etkileyici bir tarih yolculuğu sunuyor. Yerleşim amaçlı kullanılan bu mağaralar, kayalıklara oyulan kanalların oluşturduğu yapısıyla dikkat çekiyor.
Batman’ı ziyaret edenler, Hasankeyf Ören Yeri’nde mağaraların gizemli atmosferini keşfedebiliyor.
Mağaralarda Çalışmalar Sürüyor
Hasankeyf Kalesi Yamaç Külliyesi çevresindeki mağaralarda yürütülen çalışmalar, bölgede heyecan yaratmaya devam ediyor. Toplamda 10 mağaranın temizliği, restorasyonu ve tefrişatı titizlikle gerçekleştiriliyor.
Ziyaretçilerin güvenli ve rahat bir şekilde bölgeyi gezebilmesi için merdivenler ve yürüyüş yolları özenle yapılıyor. Ulaşılması güç alanların erişilebilir hale getirilmesi, Hasankeyf’in binlerce yıllık kültürel mirasının daha görünür olmasına katkı sağlıyor.
Kapılarını Açmaya Hazırlanıyor
Çalışmalar tamamlandığında mağaralar, tarih, doğa ve kültürel mirasın iç içe geçtiği özel bir atmosfer sunacak. Uzman ekiplerin yoğun tempoda sürdürdüğü çalışmalar sayesinde Hasankeyf’in binlerce yıllık izleri daha net şekilde ortaya çıkıyor.
Bölgedeki çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor; çok yakında bu etkileyici mekânların kapıları ziyaretçilere açılacak.





