Türkiye'de milyonlarca öğrenci için yeni eğitim-öğretim yılı heyecanı sürerken, aileler okulların açılmasına sayılı günler kala büyük bir ekonomik baskı altında. Kırtasiye ve giyim harcamalarındaki fahiş artışlar, aile bütçelerinde büyük bir yük oluşturuyor. Özellikle sosyal medyada "OkulMasrafı2025" etiketi altında toplanan tepkiler, konunun ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor.

Kırtasiye ve Forma Fiyatları Aileleri Zorluyor

Yeni dönemin en büyük gider kalemlerinden biri olan kırtasiye masrafları, bu yıl ikiye katlandı. Defter, kalem, boya ve çanta gibi temel ihtiyaçların oluşturduğu bir sepetin maliyeti, ortalama 2.000 TL ile 3.000 TL arasında değişiyor. Geçmiş yıllara kıyasla yaşanan bu yüzde 100’ü aşan artış, özellikle sabit gelirli aileleri zor durumda bırakıyor. Zincir mağazaların ve büyük kırtasiye firmalarının düzenlediği kampanyalar, bu artışın getirdiği yükü hafifletmekte yetersiz kalıyor.

Bu yıl devlet okullarında geri getirilen forma zorunluluğu ise harcamaları daha da artırdı. Bir öğrencinin forma masrafı; tişört, pantolon veya etek ve ayakkabı dahil olmak üzere ortalama 5.000 TL'den başlıyor. Kaliteli ve dayanıklı ürünleri tercih etmek isteyen veliler için bu rakam 10.000 TL’yi aşabiliyor. Birden fazla çocuğu olan aileler için ise bu durum, bütçeyi sarsıcı boyutlara ulaştırıyor.

Dayanışma ve Yardımlaşma Öne Çıktı

Kitap Alışverişi, Veli Dayanışması

Artan maliyetler karşısında aileler farklı yollar denemeye başladı. İkinci el ürün takasları, sosyal medya gruplarında yapılan yardımlaşmalar ve sivil toplum kuruluşlarının yardımları bu dönemde daha da yaygınlaştı. Özellikle dar gelirli aileler için belediyelerin ve yardım derneklerinin düzenlediği kıyafet ve kırtasiye yardımları umut oluyor.

Ekonomistler, eğitim giderlerindeki bu rekor artışı genel enflasyon ve döviz kurlarındaki dalgalanmalara bağlıyor. Gündelik yaşamın her alanında hissedilen pahalılık, okul hazırlıklarını da derinden etkiliyor. Veliler, çocuklarının geleceği için katlandıkları bu masrafların, eğitim sisteminin daha erişilebilir olması gerektiği yönündeki beklentilerini de dile getiriyor.

Siz de bu konudaki düşüncelerinizi paylaşmak ister misiniz? Yaşadığınız zorlukları veya çözüm önerilerinizi bizimle paylaşın.

Muhabir: Sümeyra İÇER