Türkiye'de online ticaret platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, internet üzerinden yapılan satışlarda yaşanan dolandırıcılık vakalarına bir yenisi eklendi, ancak bu kez olay farklı bir boyut kazandı. İzmir'de yaşanan ve Yargıtay'a kadar uzanan bir davada, bir kişinin tablet bilgisayar satışı için açtığı online ilana, kendi telefon numarasının yanı sıra bir iş yerinin sabit hat numarasını da eklemesi başına iş açtı. İlanı gören ve tableti satın almak için para gönderen vatandaşlar satıcıya ulaşamayınca ilandaki sabit hattı aramaya başladı. Yaklaşık bir hafta boyunca tanımadığı kişiler tarafından rahatsız edilen iş yeri sahibinin şikayeti üzerine başlayan hukuki süreç, sanık hakkında "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçundan verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasıyla emsal bir karara dönüştü. Bu karar, dijital platformlarda kişisel veri kullanımının ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.

Olay Nasıl Gelişti?

İzmir'de ikamet eden bir kişi, online ticaret sitesinde tablet bilgisayar satışı için bir ilan oluşturdu. İlanda, kendi mobil telefon numarasının yanı sıra, daha önce çalıştığı bir iş yerine ait sabit hat numarasını da irtibat bilgisi olarak paylaştı. İlanı görüp tablet için ödeme yapan ancak sonrasında satıcıya ulaşamayan tüketiciler, dolandırıldıklarını anlayınca ilandaki sabit hattı aramaya başladı. Bu durum, ilanda numarası verilen iş yerinin sahibinin bir hafta boyunca tanımadığı kişilerce sürekli aranmasına ve büyük mağduriyet yaşamasına neden oldu.

Hukuki Süreç ve Savunma

Rahatsızlığın artması üzerine iş yeri sahibi durumu adli makamlara taşıdı ve satıcı hakkında Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Mahkemede savunma yapan sanık, söz konusu sabit hattı daha önce çalıştığı iş yerinin numarasıyla karıştırdığını ve bu nedenle ilana eklediğini iddia ederek beraatini talep etti.

Ancak mahkeme sanığı "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanığın online ticaret sitesindeki hesabını 2012'de açmış olmasına, aradan bu kadar uzun zaman geçmesine rağmen yanlış numara verdiğini fark edememesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını belirtti.

Karara yapılan itirazı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesi, sanık hakkındaki mahkumiyet kararını onadı. Yargıtay kararında, sanığın, davacının bilgisi ve rızası olmadan kişisel veri niteliğindeki telefon numarasını yaydığının anlaşıldığı vurgulandı. Kararda, "Katılanın kullanımında olan kişisel veri niteliğindeki telefon numarasını, hukuka aykırı olduğunda tereddüt bulunmayan bir yöntemle internet sitesinde yayımlayan sanığın eyleminde, genel kastla işlenen verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun yasal unsurları oluşmuştur." ifadelerine yer verildi. Bu karar, internet üzerinden yapılan işlemlerde kişisel verilerin korunmasının ne denli kritik olduğunu bir kez daha gösterdi.

Muhabir: Sümeyra İçer