Görünümde küçük bir değişiklik yapmak isterken sağlığınızdan olmayın. Saç boyaları, özellikle kadınların bakım rutininde önemli bir yer tutarken, içeriğindeki bazı maddeler uzun vadeli sağlık risklerini de beraberinde getirebiliyor. Yeni araştırmalar ve uzman görüşleri, özellikle eski nesil saç boyalarının içeriğinde yer alan bazı kimyasalların kanserojen etki gösterebildiğine dikkat çekiyor.

Bugün raflarda sayısız saç boyası markası ve rengi yer alıyor. Ancak hepsi aynı güvenlik standardına sahip değil. Bazı boyalar, başta parafenilendiamin (PPD) olmak üzere alerjik reaksiyonlara ve hatta DNA hasarına yol açabilecek maddeler içerebiliyor. Bu nedenle saç rengine karar vermeden önce, ürünün içeriğine göz atmak büyük önem taşıyor.

Uzmanlar, özellikle doğal içerikli veya bitkisel bazlı saç boyalarının tercih edilmesini öneriyor. Amonyak, rezorsinol ve PPD gibi kimyasallar içermeyen boyalar, hem saç derisini hem de genel sağlığı koruma açısından daha güvenli bir seçenek sunuyor. Bunun yanı sıra, saç boyamadan önce cilt testi yapılması, olası alerjik tepkimelerin önüne geçmek açısından kritik bir adım.

Güzellik uğruna yapılan uygulamaların sağlığı tehdit etmemesi gerektiğini hatırlatan uzmanlar, bilinçli tüketici olmanın önemine vurgu yapıyor. Saç boyası seçerken sadece renk değil, içerik listesi de dikkate alınmalı.

Unutulmamalı ki; sağlıklı bir vücut, güzel bir görünümün en temel parçasıdır. Doğru tercihlerle hem tarzınızı yansıtabilir hem de sağlığınızı riske atmadan güzelliğinizi koruyabilirsiniz.

Muhabir: Sümeyra İçer