Burdur’un Ağlasun ilçesinde, Toros Dağları’nın görkemli eteklerinde yer alan Sagalassos Antik Kenti, Anadolu’nun en etkileyici tarihi hazinelerinden biri olarak gün yüzüne çıkıyor. MÖ 3. binyıldan itibaren yerleşim alanı olarak kullanılan bu eski Pisidia şehri, özellikle Hellenistik ve Roma dönemlerinde kültürel ve ticari açıdan büyük bir önem kazanmış.

Sagalassos, Roma İmparatorluğu’nun hakimiyetindeki MÖ 1. yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar olan dönemde zenginleşerek bölgenin en gelişmiş şehirlerinden biri haline geldi. Şehrin kalbinde yer alan anıtsal yapılar, etkileyici tiyatrosu, ticaretin merkezi olan agorası ve göz alıcı Antoninler Çeşmesi, dönemin mimari ve sosyal hayatına ışık tutuyor.

Kazı çalışmalarının sürdüğü Sagalassos, bugün arkeoloji tutkunları ve tarih meraklıları için adeta bir açık hava müzesi niteliğinde. Antik kentte yapılan keşifler, bölgenin sadece ticari değil, aynı zamanda kültürel ve dini açıdan da ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle Antoninler Çeşmesi, Roma mühendisliğinin ve estetiğinin en güzel örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Sagalassos, tarih boyunca doğal afetler ve savaşlarla mücadele etmiş olsa da, Toroslar’ın sarp yamaçlarında asırlara meydan okuyarak varlığını sürdürmeye devam ediyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken kent, bölge ekonomisine ve kültürel tanıtıma büyük katkı sağlıyor.

Yetkililer, Sagalassos Antik Kenti’nin korunması ve tanıtılması için çalışmaların hızla devam ettiğini, önümüzdeki yıllarda bölgenin turizm potansiyelinin daha da artacağını belirtiyor. Tarihe meraklı herkesin ziyaret etmesi gereken bu eşsiz antik kent, Anadolu’nun zengin kültürel mozaiğinin önemli bir parçası olarak geleceğe ışık tutuyor.

Muhabir: Merve Kiraz