Bugün 24 saat süren bir gün, Dünya’nın erken dönemlerinde sadece 6 saatti. Ancak milyarlarca yıl içinde bu süre, Ay’ın etkisiyle giderek uzadı. Mars büyüklüğündeki Theia’nın Dünya’ya çarpmasıyla oluşan Ay, gelgit sürtünmesi yoluyla Dünya’nın dönüşünü yavaşlattı. Bu yavaşlama, sadece zamanı değil, yaşamın kendisini de değiştirdi.
Günlerin uzaması, fotosentez yapan mikroorganizmalar için daha fazla güneş ışığı anlamına geliyordu. Yaklaşık 2.4 milyar yıl önce yaşanan Büyük Oksidasyon Olayı sırasında, atmosferdeki oksijen miktarı bu sayede artmaya başladı. Oksijen; solunum, ozon tabakası ve çok hücreli yaşamın temellerini oluşturdu.
Fosil mercanlar ve kaya katmanları, geçmişte günlerin daha kısa sürdüğünü kanıtlıyor. 400 milyon yıl önce bir yıl, 420 günlükti — bu da bir günün yaklaşık 21 saat sürdüğünü gösteriyor.
Eğer Dünya hâlâ hızlı dönüyor olsaydı, fotosentez ve oksijen üretimi sınırlı kalacak, karmaşık yaşam belki de hiç oluşamayacaktı. Bu bilimsel tablo, evrenin yaşam için "ince ayarlanmış" olduğu düşüncesini de destekliyor.
Ay’ın Dünya üzerindeki kozmik frenleme etkisi olmasaydı, belki de varlığımız hiç mümkün olmayacaktı.





