Erzincan Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Birimi, 06–22 Ekim tarihleri arasında Erzincan Belediyesi personeline yönelik önemli bir eğitim programı gerçekleştirdi. Program kapsamında belediye çalışanlarına “Davranışsal Bağımlılıklar”, “Uyuşturucu Bağımlılığı” ve “İntihar ve Psikolojik Dayanıklılık” konularında bilgilendirme yapıldı.
Gerçekleştirilen eğitimlerde, riskli durumların tanınması, bağımlılık türlerinin etkileri ve psikolojik dayanıklılığı güçlendirmeye yönelik temel yaklaşımlar ele alındı. Belediye personelinin hem kişisel hem de iş yaşamında karşılaşabileceği durumlara karşı farkındalığının artırılmasının amaçlandığı eğitimler, katılımcıların ilgisiyle tamamlandı.
● 1. Davranışsal Bağımlılıklar: Teknoloji Merkezli Yeni Risk Alanı
Fiziksel bir maddeye dayanmayan, oyun, internet, bilgisayar, televizyon ve kumar gibi insan-makine etkileşimini içeren davranışlara yönelik bağımlılıklar giderek artıyor. Uzmanlar, bu tür bağımlılıkların daha çok psikolojik ve sosyolojik sorunlara yol açtığına dikkat çekiyor. Kontrol kaybı, haz eşiğinin yükselmesi ve zamanın büyük bölümünün bağımlı olunan davranışa ayrılması; aile, okul ve iş yaşamında ciddi aksamalara neden oluyor. DSM-5’te yer alan İnternet Oyunu Oynama Bozukluğu, davranışsal bağımlılıkların ruhsal hastalıklar çerçevesindeki en belirgin örneklerinden biri.
● 2. Uyuşturucu Bağımlılığı: Biyopsikososyal Bir Döngü
Uyuşturucu bağımlılığı, fiziksel ve psikolojik bileşenleri bulunan karmaşık bir süreç olarak tanımlanıyor. Başlangıçta keyif amaçlı denenen maddeler zamanla bireyin yaşamında merkezi bir yer edinmeye başlıyor. Kullanıcılar maddeyi elde etmeye uygun ortamları tercih eder hale geliyor, sosyal ilişkiler bozuluyor ve iş–okul gibi alanlara ayrılan zaman giderek daralıyor. Bu durum, bireyi daha fazla madde arayışına sürükleyerek bağımlılık döngüsünü güçlendiriyor.
● 3. İntihar Davranışı ve Psikolojik Dayanıklılık: Erken Şemaların Rolü
10–18 yaş arası gençlerle yürütülen araştırmada, intihar düşüncesi olan (İD), intihar girişimi olan (İG) ve klinik kontrol (KK) grupları karşılaştırıldı. İD ve İG gruplarında sigara kullanımı, geçmiş girişim öyküsü ve kendine zarar verme davranışlarının sık olduğu; toplam psikolojik dayanıklılık düzeylerinin ise düşük bulunduğu saptandı. İD grubunda bazı şema alanlarında puanların daha yüksek olması dikkat çekti. Kopukluk ve Reddedilmişlik şema alanı ile psikolojik dayanıklılık arasında anlamlı bir ilişki olduğu belirlendi. Araştırmacılar, iki grubun benzer dayanıklılık düzeylerine sahip olmasının, risk faktörlerinin belirlenmesinin koruyucu faktörlerden daha kritik hale getirdiğini vurguluyor.





