Erzincan, Türkiye’nin darbe tarihindeki kritik sayfalarına çoğu kez dipnot olarak girerken, şehir üzerinde yapılan yeni akademik bir çalışma tüm ezberleri bozdu. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalında, Dr. Öğr. Üyesi Yusuf Ziya Keskin danışmanlığında hazırlanan Murat Yaşar Şengül’e ait yüksek lisans tezi, 1980 yılındaki darbe sürecinin Erzincan yerel basınına nasıl yansıdığını titizlikle inceliyor ve dönemin karanlık atmosferine şaşırtıcı bir ışık tutuyor.

Yerel Gazeteler Darbenin Nefesini En Yakından Hissetti

Tezde, 1980 yılı boyunca Erzincan’da yayınlanan Öz Erzincan, Erzincan’ın Sesi ve Birlik gazetelerinin toplam 776 sayısı tek tek analiz edildi.
Şengül’ün çalışması, bu gazetelerin darbe öncesi ve sonrası dönemde nasıl bir dönüşüm yaşadığını, sansürün ve baskıların nasıl hissedildiğini ayrıntılarıyla ortaya koyuyor.

Öne çıkan tespitlerden bazıları:

  • Darbe öncesi sayılarda parti çekişmeleri, sokak olayları ve kutuplaşma belirgin şekilde artıyor.

  • 12 Eylül sonrası gazeteler, askeri yönetimin diliyle neredeyse tamamen örtüşür hale geliyor.

  • Basın, özgün haber üretmek yerine bildirileri ve askeri yönetime ait açıklamaları manşetlere taşıyor.

  • 1980 Ekim ayında ekonomik zorluklar ve kâğıt zamları nedeniyle üç gazete birleşmek zorunda kalıyor.

Bu tablo, darbe atmosferinin yerel basını nasıl köşeye sıkıştırdığını net biçimde gösteriyor.

Erzincan’ın Sokağı, Darbe Gölgesinde Nasıl Görünüyordu?

Tez, yalnızca gazeteleri taramakla kalmıyor; basında yer alan haberler aracılığıyla Erzincan’ın 1980 yılındaki siyasal atmosferini yeniden kuruyor.

İncelenen dönem şunları ortaya koyuyor:

  • Erzincan’da siyasi kamplaşma giderek derinleşiyor.

  • Ülke genelindeki gerilim kentte de benzer şekilde hissediliyor.

  • Asayiş haberleri, tehditler, siyasi gösteriler ve ulusal gelişmelerin yerel yansımaları gazeteleri dolduruyor.

12 Eylül sonrasında ise tablo tamamen değişiyor – gazeteler adeta tek sesli hale geliyor. Eleştirel haberler hızla ortadan kalkıyor, yerini MGK açıklamaları ve güvenlik mesajları alıyor.

Üç Gazetenin Zorunlu Birleşmesi: Darbenin Ekonomik Gölgesi

Tezin dikkat çeken başka bir bulgusu, darbe döneminde ekonomik baskının basın üzerinde yarattığı etki.

  • Kâğıt fiyatlarının artması,

  • Yönetim baskısı,

  • Reklam gelirlerinin düşmesi…

Bu nedenlerle Öz Erzincan, Erzincan’ın Sesi ve Birlik gazeteleri 1980 Ekim ayında birleşerek tek bir çatı altında yayın yapmaya başlıyor. Diğer iki gazete ise haftalık formatla ayakta kalmayı sürdürebiliyor.

Bu birleşme, darbe döneminde yerel basının mali yönden nasıl zorlandığını gözler önüne seriyor.

Darbe Sonrası Basın: “Tarafsızlık” Yerini “Uyum’a” Bıraktı

Tezin en çarpıcı sonuçlarından biri; gazetelerin askeri yönetim karşısında neredeyse tüm eleştirel çizgilerini kaybetmiş olmaları.

Gazeteler, dönemin atmosferinde askeri yönetimi sorgulayan değil, destekleyen bir konuma doğru hızla çekilmişler.

Bu durum, yerel basının darbe dönemindeki kırılganlığını açıkça ortaya koyuyor.

Erzincan Basınının Darbe Hafızası İlk Kez Bu Kadar Kapsamlı Kaydedildi

Murat Yaşar Şengül’ün bu tezi, Erzincan’ın darbe dönemine dair hafızasını arşivden çıkararak hem yerel tarih hem de Türkiye’nin demokrasi tarihi açısından oldukça önemli bir boşluğu dolduruyor.
Şengül’ün çalışması, Erzincan’ın demokratik süreçlerdeki rolünü anlamak isteyen herkes için benzersiz bir kaynak niteliği taşıyor.

Muhabir: Merve Kiraz