Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir dönüm noktasına ulaştı. Ülkenin ilk "İklim Kanunu" ile afetlere dayanıklı şehirler, doğa dostu üretim sistemleri ve sürdürülebilir bir gelecek hedefleniyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde hazırlanan ve yürürlüğe giren Türkiye’nin ilk İklim Kanunu, iklim değişikliğine karşı ulusal ölçekte alınacak önlemleri yasal güvence altına alıyor. Yeni kanun, çevre, tarım, enerji ve ekonomi gibi hayati sektörlerde dirençli yapılar oluşturmayı amaçlıyor.

Kanun kapsamında öncelikle iklim değişikliğinden kaynaklanan afetlere karşı dayanıklı şehirlerin kurulması, yerel yönetimlerin yeni eylem planları hazırlaması teşvik edilecek. Böylece sel, kuraklık, yangın gibi felaketlerin etkisinin azaltılması hedefleniyor.

Ayrıca, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması, doğaya duyarlı üretim tekniklerinin teşvik edilmesi, biyolojik çeşitliliğin ve yeşil alanların korunması da yasal düzenleme kapsamına alındı.

Kanunun bir diğer önemli ayağı ise su ve gıda güvenliği. Artan küresel iklim baskılarına karşı bu alanlarda alınması gereken tedbirler artık yasal zorunluluk haline geliyor. Böylece halkın temel ihtiyaçlarının sürdürülebilir şekilde karşılanması amaçlanıyor.

Son olarak, ekonomi, tarım ve şehircilik gibi kritik sektörlerin iklim krizinden daha az etkilenmesi için yerel ve ulusal düzeyde stratejik planlama yapılacak. Bu planlarla kriz anlarında hızlı ve etkili müdahale mümkün olacak.

Muhabir: Adem Küçükkaya