Maden işçisi Adnan Keklik son yolculuğuna uğurlandı Maden işçisi Adnan Keklik son yolculuğuna uğurlandı

Erzincan Baro Başkanı Adem Aktürk, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir açıklamada bulunarak, “Bugün yeryüzünde her üç kadından biri şiddetin değişik biçimlerine maruz kalmakta” dedi.

8 Mart, 1857 yılından beri tüm dünyada kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin dile getirildiği; emeklerine, bedenlerine, kimliklerine sahip çıkarak insan haklarına dair sorunlarının bir kez daha duyurulduğu bir gün olduğunu kaydeden Aktürk, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 16 Aralık 1977 tarihli toplantısında, 8 Mart gününün "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir. Ülkemizde, 8 Mart’la ilgili ilk toplantı, 1921 yılında Ankara’da yapılmıştır. Cumhuriyet’in kuruluşunu izleyen ilk on yılda kadınlar, Atatürk devrimleriyle birlikte eğitim, istihdam, aile ve siyasette erkeklerle eşit haklara sahip olmuştur.
Mustafa Kemal Atatürk bir ifadesinde, "Türk kadınına bu hakkın bir lütuf olarak verildiği kanaatinde değiliz. Kimse bu kanaatte olamaz. Bir memlekette ki yurdun her tarafı istilâya uğradığı zaman kadınlar, ateş altında erkeklerle beraber omuz omuza çalışırlar; memleketin geri kalan kısmını korumak ve beslemek için tarlanın kara toprağından yiyecek çıkarmaya uğraşırlar, elbette onların yurdun her köşesinde ve her tabakasında söz söylemeye hakları vardır.” demiştir.

8 Mart Günü kutlanmakla birlikte, bugün dünyada ve Türkiye’de kadınlara yönelik yaşamsal sorunlar somut olarak çözüme kavuşmuş değildir.

Uluslararası sözleşmeler ve ulusal düzeyde takip edilen politikalara rağmen kadınlar dünyanın her yerinde şiddete ve ayrımcılığa uğramakta; siyasette, karar mekanizmalarında, ekonomide, eğitimde erkeğe göre ikincil konumda kalmaya devam etmekte, medyada ve reklam dünyasında cinsel bir obje olarak kullanılıp istismar edilmekte; kültürel, siyasal, ideolojik veya dinsel nedenlerden dolayı ayrımcılığa uğramakta ve dışlanmaktadır” diye konuştu.

Erzincan Baro Başkanı Adem Aktürk, günümüzde pek çok insan hakları ihlalleri yaşanmakla birlikte bu ihlallerin en yoğun bir şekilde muhatapları arasında kadınların başı çekmekte olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bugün yeryüzünde her üç kadından biri şiddetin değişik biçimlerine maruz kalmakta, neredeyse her gün bir kadın cinayeti, taciz ve tecavüz haberleri ile sarsılmaktayız.

Kadınlarımızın şiddet, cinsel taciz ve cinsel sömürünün hedefi olmaktan kurtarılması gerekmekte olup bu husus Devletimizin asli görevlerindendir. Devletimizi taahhüt ettiği görevleri yerine getirmeye çağırıyoruz. Devletler, kadına yönelik şiddete karşı 'sıfır tolerans' ile hareket etmelidir. Kadın cinayetlerini ve kadına şiddeti önlemek, ayrıca kadın cinayetlerinde asla ceza indirimi yapılmaması için her türlü yasal düzenlemeyi yapmak ve uygulamaya geçirmek üzere, bir an önce gereğinin yapılmasını talep ediyoruz. Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında kadınlarımız önemli çalışmalar gerçekleştirmişlerdir. Yeri geldiğinde cephede savaşmış, yeri geldiğinde cephe gerisinde savaşa destek olmuşlar, savaşın sona ermesinden sonra da ülkenin kalkınmasında en ön saflarda yerlerini almıştır. Kadınlar, anne olarak da son derece önemli bir konumda olup ailenin ve toplumun temel direkleridir. Ülkemizin her anlamda çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşması için özellikle kadınlarımızın haklarının korunması, onlara değer verilmesi ve desteklenmesi büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda son yıllarda kadınlarımızın siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda daha çok yer alması için devletimiz de çalışmalarını sürdürmektedir.

Eğitimli, kendine güvenen, kendi ayakları üzerinde duran kadınların yaşadığı bir toplum daima güçlü olur. Ancak ve ancak güçlü kadınların bulunduğu güçlü bir toplumla güçlü Türkiye’yi yaratabileceğimizi unutmamamız gerekir.
Kadına şiddet insanlığa ihanettir. Kadına yönelik şiddet hiç bir gerekçe ile meşrulaştırılamaz. Kadına yönelik şiddete son vermek için kadın erkek birlikte mücadele vermelidir. Şiddete karşı sessiz kalmayacağız. Cesaret sizden, destek bizden diyoruz. Bir kadın; ilmal veya istismara uğradıysa, şiddet görüyorsa, fuhuşa ve pornografiye maruz kalıyorsa, dili, dini, ırkı, cinsiyeti sebebiyle ayrımcılığa uğruyorsa ve avukata veya devam eden bir davada avukata ihtiyacı varsa, Hukuki yardım ve danışmanlık için 0545 446 1973 numaralı telefondan bize ulaşın. Erzincan Barosu kadınların yanındadır.
Gerek ülkemizde gerekse şehrimizde yaşayan kadınların, insanca yaşayabilmelerini sağlamak adına; bu güne dek yaptığımız gibi, bu günden sonra da tüm gücümüzle yılmadan çalışmaya devam edeceğimizin bilinmesini isteriz. Sadece Erzincan'da değil, Türkiye’nin neresinde olursa olsun, toplumumuzu derinden sarsan kadına yönelik şiddet, istismar ve cinayetleri önlemek için çalışıyoruz, daha çok çalışacağız ve açılan davaların takipçisiyiz. Suçlunun ya da suçluların yargı önüne çıkarılıp en ağır cezayı almaları için var gücümüzle mücadele etmekteyiz. Bu duygu ve düşüncelerle, başta şehit ve gazi annelerimiz olmak üzere, yaşamımızın doğumdan ölüme kadar her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ihtiyacımız olduğunda desteklerini esirgemeyen, eğiten, yetiştiren, yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız veren, ailenin ve toplumun temel taşı olan fedakâr kadınlarımızın; 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü gönülden tebrik ediyor, saygılarımızı sunuyoruz.” (İHA) 

Editör: Merve Kiraz