M.Ö. 14. yüzyıla tarihlenen Eski Mısır Firavunu Tuthankamon’un mezarında bulunan ördek şeklindeki bir çift küpe, dönemin inanç ve doğa gözlemleri hakkında dikkat çekici ipuçları sunuyor. Eski Mısırlılar, gökyüzünü, doğayı ve canlıları büyük bir dikkatle incelemiş, edindikleri bilgileri inanç sistemlerine ve günlük yaşamlarına başarıyla uyarlamışlardı.

Şahin, akbaba, kobra ve aynak kuşu gibi birçok hayvan, bu medeniyetin kutsal sembolleri arasında yer aldı. Ördek de bu kutsal canlılardan biri olarak kabul ediliyordu. Hiyerogliflerde, rölyeflerde ve takılarda ördek figürlerine sıkça rastlanıyor; tanrılara adak olarak da kullanılıyordu. Ayrıca doğurganlığı ve şifacıları temsil eden bir sembol olarak görülüyordu.

Ördeklerin tüylerinin yağlı yapısı, onları su geçirmez hâle getiriyor. En kirli ve çamurlu sularda dahi tertemiz kalabilmeleri, şifacıların ideal özelliklerini simgeliyordu. Tıpkı şifacıların da hastalıkların ve kirliliğin içinde bile sağlıklı kalabilmesi gerektiği gibi. Bu özel küpeler, Eski Mısır inanç dünyasında ördeğin ne denli derin anlamlar taşıdığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Muhabir: Merve Kiraz