Çocukluk döneminde sıkça karşılaşılan kekemelik, konuşmanın akıcılığını bozan ve günlük iletişimi sekteye uğratan ciddi bir problem haline gelebiliyor. Genellikle 2 ila 5 yaş arasında kendini gösteren bu durum, erken fark edildiğinde geçici olabiliyor. Ancak müdahale edilmediği takdirde, ilerleyen yaşlarda kalıcı bir konuşma bozukluğuna dönüşebiliyor.

Konuşma Akışında Aksama İlk Sinyal

Kekemelik, konuşma sırasında ses ya da hece tekrarları, duraklamalar ve uzatmalarla kendini belli ediyor. Çocuklar ne söylemek istediklerini bilseler de bunu ifade ederken zorluk yaşayabiliyorlar. Bu zorluklar zamanla yüz kaslarında gerilme, mimik bozuklukları ve vücut hareketlerinde değişimlere de yol açabiliyor.

Geçici Mi, Kalıcı Mı? Takip Şart

Her çocuk konuşma becerilerini geliştirirken belli başlı tökezlemeler yaşayabiliyor. Ancak bu durumun geçici mi yoksa kalıcı mı olduğu dikkatli bir gözlemle anlaşılabiliyor. Uzmanlara göre, bazı çocuklarda kekemelik kendiliğinden geçerken, bazı durumlarda uzun süreli bir destek süreci gerekebiliyor.

Nedenleri Hâlâ Net Değil, Ancak Risk Faktörleri Biliniyor

Kekemeliğin kesin nedeni henüz tam olarak bilinmese de genetik yatkınlık, dil gelişimindeki gecikmeler ve konuşma kasları arasındaki uyumsuzluk başlıca faktörler arasında sayılıyor. Aynı zamanda psikolojik baskılar ve çevresel etkiler de kekemelikte tetikleyici rol oynayabiliyor.

Belirtileri Ciddiye Almak Önemli

Ailelerin dikkat etmesi gereken belirtiler arasında; cümle kurmakta zorlanma, kelimeler arasında duraklama, hece tekrarları ve yüz kaslarında istemsiz hareketler yer alıyor. Bu belirtiler gözlemlendiğinde zaman kaybetmeden bir değerlendirme süreci başlatılması öneriliyor.

Tedavi Her Zaman Kesin Çözüm Getirmeyebilir

Tedavi sürecinde konuşma terapileri en sık başvurulan yöntemler arasında yer alıyor. Ancak kekemelikte tedavi süreci kişiye özel ilerliyor. Her bireyin durumu farklı olduğundan, kullanılan yöntemlerin etkisi de kişiden kişiye değişiklik gösterebiliyor. Tedavinin amacı çoğu zaman konuşmanın akıcılığını artırmak ve bireyin sosyal yaşantısını daha sağlıklı sürdürebilmesini sağlamak oluyor.

Aile Desteği Sürecin Anahtarı

Tedavinin başarısında çevresel faktörler, özellikle de ailenin yaklaşımı büyük rol oynuyor. Çocukların baskı altında hissetmeden kendilerini ifade edebilecekleri güvenli bir ortamda yetişmeleri, kekemelikle baş etmede önemli bir avantaj sağlıyor.

Muhabir: Yasemin Dülgeroglu