Kuzey Kafkasya’da, özellikle İnguş ve Çeçen (Nah) halklarının yaşadığı bölgelerde yüzlerce Waynakh Kulesi yer alıyor. Bu yapılar, milattan önceki dönemlerden başlayarak yüzyıllar boyunca inşa edilmiş ve hala ayakta kalmayı başarmış antik yerleşim birimleri olarak dikkat çekiyor. Araştırmacılar, sadece Rusya sınırları içindeki İnguş Cumhuriyeti’nin dağlık alanlarında yaklaşık 120 kuleyi saymış durumda.
İnşaat Sanatının Zirvesi: Kulelerin Yapımı
Waynakh kulelerinin inşası, yüksek düzeyde ustalık ve bilgi gerektiriyordu. Öncelikle, yapının oturacağı zeminin sağlamlığı büyük önem taşıyordu. Bölgedeki topraklar, verimli toprak bakımından oldukça kıt olduğundan, yer seçimi tarımsal alanları korumak için titizlikle yapılıyordu. Bu nedenle, inşaatçılar sağlam ve dayanıklı bir kaya tabanı bulmak için özel yöntemler kullanıyordu.
Efsaneden Gelen Yöntem: Süt Testi
Yer seçiminde, bir efsaneye göre duvarcılar toprağın sağlamlığını anlamak için yere biraz süt dökerdi. Eğer süt toprak tarafından emilmiyorsa, bu, altın değerinde olan verimli toprakların değil, sağlam kaya zeminlerin bulunduğunu gösterirdi. Böylece kuleler, hem güvenli hem de uzun ömürlü temeller üzerine inşa edilirdi.
Bölgenin Kültürel ve Tarihî Önemi
Waynakh kuleleri, yalnızca mimari anlamda değil, aynı zamanda bölgenin tarihî ve kültürel kimliği açısından da büyük bir öneme sahiptir. Bu kuleler, Kuzey Kafkasya halklarının geçmişten günümüze gelen yaşam tarzı, savunma teknikleri ve mühendislik becerilerini yansıtan değerli eserlerdir.
Waynakh kuleleri, bu bölgenin zengin tarihini anlamak ve korumak adına günümüzde de araştırmacıların ilgisini çekmeye devam ediyor.





