Hatay’ın tarihi bölgesi Tayinat’ta, Erken Demir Çağı seviyelerinde bulunan Mitanni dönemi silindir mühür, arkeoloji dünyasında heyecan yarattı. Stilistik özelliklerine ve kazı bağlamına dayanarak MÖ 2. binyıl ortalarına tarihlendirilen bu mühür, yalnızca bir yazınsal obje olmanın ötesinde, Anadolu ve Yakın Doğu’daki kültürel etkileşimlerin maddi bir tanığı olarak değerlendiriliyor.
Mitanni uygarlığının etkisi altında şekillenen mühür, özellikle Hitit hiyerogliflerinin bölgedeki gelişimi açısından büyük önem taşıyor. Uzun yıllardır Hitit hiyerogliflerinin yerel ve bağımsız bir gelişme olduğu kabul edilse de, Tayinat’taki buluntular başka yazı sistemlerinin de bölgesel etkileşimlere katkıda bulunmuş olabileceğini işaret ediyor. Bu da Anadolu’daki yazı sistemlerinin ortaya çıkışında farklı kültürel öğelerin karmaşık bir mozaiği yansıttığını gösteriyor.
Mühür üzerinde dikkat çeken sembollerden biri, Antik Mısır’dan tanınan “ankh” işaretine benzeyen motif oldu. Bu işaret, Luwian hiyerogliflerinde “VITA” yani “hayat” anlamına gelen simge ile büyük benzerlik taşıyor. Araştırmacılar, bu görsel ve kavramsal benzerliğin, Mısır hiyerogliflerinin doğrudan olmasa da dolaylı yoldan Anadolu’daki yazı sistemlerinin şekillenmesinde etkili olduğunu düşünüyor.
Arkeologlar ve dilbilimciler için son derece değerli olan A27494 kodlu bu mühür, sadece geçmişin bir nesnesi değil; Geç Tunç Çağı ile Erken Demir Çağı arasındaki kültürel sürekliliğin, yazı sistemleri arası karşılıklı etkileşimin somut kanıtı olarak da öne çıkıyor. Bölgedeki farklı medeniyetlerin birbirine nasıl dokunduğunu ve yazının evrimini nasıl etkilediğini anlamada kritik bir rol oynuyor.
Tayinat’taki bu keşif, Anadolu tarihine ve bölgesel yazı sistemlerinin oluşumuna dair pek çok yeni soruyu da gündeme getiriyor. Arkeologlar, önümüzdeki dönemde yapılacak detaylı analizlerle, bölgedeki kültürel dinamiklerin daha net bir şekilde ortaya konacağını umuyor.





