.

Kelimeler 1 yaşında çoğu çocuğun tanıştığı konuşma araçları. Benim gibi erken konuşan çocuklar daha erken tanıştı bu araçlarla. Bu araçlarla kimi zaman mutlu olduk kimi zaman üzüldük. Anlamlarını bizlere çevremiz öğretti. Örneğin suya su dendiğini anneye anne, babaya baba dendiğini onlardan öğrendik. İçerikler yavaş yavaş anlam buldu. Her geçirdiğimiz gün o kelimelerin anlamlarına da daha pek çok şey kattı. Anne küçüklüğümüzde bizim her şeyimize koşan bir varlıkken bir müddet sonra arkadaş, zaman ilerledikçe yoldaş,  kimi zaman en iyi öğretmen oldu. Öğrendikçe dünyayı yeni kelimeler ve anlamlar öğrendik. Bunların değişik dillerde nasıl söylendiğini öğrendik. Çocukken arkadaş dediğimiz varlıkların kız erkek diye ayrıldığını başkalaştıklarını kıyafet tavır bir sürü özellikle farklılaştığını fark ettik. Ancak insan kelimesinin gereği insan olmanın getirisi özellikleri aynıydı. İkisi de yiyip içiyor, ısınmak istiyor ,ev araba istiyor , evlenmek istiyordu. Çocuk istiyordu.  Kızların makyajla, mücevherlerle ilgili bildiği kelimelerin  hududu yoktu. Erkeklerin ise araba, cep telefonu, yeni bilgisayarlar  bu konularda bilmedikleri kelime yoktu. Yani birbirlerine verecekleri hediyeler baştan belliydi. Ve bunun için kullanacakları kelimeler iki taraf için de yeni öğrenecekleri bir sürü kelimeyle tanışmalarını sağlayacaktı. Ancak bozulan dünyada anlamı kötü olan kelimelerle iki taraf da birbirini üzmekte ve hatta öldürmekteydi. 

Yaratıcı baktığımızda bize bu kelimelerle bize kendini tanıtmıştı. İster erkek ister kadın olsun birbirine Allahın isimlerini tanıtıyordu. Karşımızdaki güzelse el-cemil kelimesini öğretiyordu. Yumuşak huyluysa el-halim ismini anlatıyordu Allah. Ölümü hatırlatıyorsa kişi Allah  el-mümit kelimesini anlatıyordu. Hayatı yaşamı hatırlatıyorsa el-hayy kelimesini anlatıyordu Allah.  Güç kuvvet hisstiyorsa el-kaviy kelimesini anlatıyordu Allah. Sonuç bütün ağaçlar kalem, okyanuslar-denizler mürekkep olsa rabbimin kelimeleri tükenmezdi. Hayırlı ve iyi niyetli kelimelerle kulaklarımızın dolması dileğiyle